Klasik saç ekimi işleminden çok daha farklı bir teknikle uygulanan robotik saç ekimi işlemi, son dönemde daha fazla sayıda kişinin ilgisini çekiyor. Bu işlem öncesinde kişinin saç, yüz, baş yapısının detaylıca incelenmesi gerekiyor. Saç çizgisinin doğru biçimde belirlenmesi için planlama aşamasının titizlikle yürütülmesi son derece mühimdir. Konsültasyon ve planlama, bu işlemin başarısında oldukça etkili faktörlerdir.
Milimetrik düzeyde ölçümlerin yapılmasının ardından saç çizgisi belirleniyor. Elbette temel hedef, ekimi yapılan saçların kişinin gerçek saçlarından ayırt edilebilmesini önlemektir. Sonrasında saçların tıraş edilmesi gerekiyor. Kıl köklerinin toplanacağı yani donör olan bölgenin özel solüsyonlar ile dezenfekte edilmesi sağlanıyor. Sonrasında donör bölgenin lokal anestezi ile uyuşturulması gerekiyor ve bu sayede kişinin greftlerin toplanması sırasında bir acı ya da ağrı hissetmesinin önüne geçilebiliyor.
Yapıla detaylı inceleme sonrasında elde edilen veriler işlemde kullanılan robotun kumanda ekranına giriliyor. Saniyede 300 kare fotoğraf çekerek girilen veriler sayesinde bölgedeki en sağlıklı ve ekime en uygun olan saç köklerinin toplanması mümkün oluyor. Üstelik bu işlemin sıfıra yakın bir hata payı ile gerçekleştirilmesi de mümkün oluyor. Sağlıklı kıl köklerinin kırılmadan, hasar görmeden toplanmasına olanak tanıyan bu teknik, çok daha başarılı bir saç ekiminin gerçekleştirilmesini sağlayabiliyor.
Robotik Saç Ekiminin Avantajları Neler?
Greftlerin toplanması esnasında yan kısımlardaki kıl köklerine hiçbir zarar vermiyor olması da dikkatlerden kaçmıyor. Tek bir seans içerisinde toplanabilen kıl kökü sayısının 2500’ü bulabilmesi de son derece önemli bir avantajdır. Çünkü bu sayede daha az sayıda seans ile işlemin tamamlanması mümkün oluyor. Hasta açısından da seans sayısının az olmasının büyük bir önem taşıdığını belirtmek gerekir.
Robotik saç ekiminde 1 santimetrekareye kadar kaç saç kökünün ekileceğine ve aynı zamanda saç köklerinin açısına da üç boyutlu olarak karar veriliyor. Tahmin edilebileceği gibi bu durum sonucun daha fazla memnuniyet verici olmasını da beraberinde getiriyor. Doğallık konusunda da bir endişe yaşanmasına gerek olmuyor. Sonucun gayet memnuniyet verici olduğunun altını çizilmelidir.
Optik okuyucular, cilt altındaki kıl kökünün açıcını görebilecek özelliktedir. Bu sayede saçların çıkış yönüne uygun olan kıl köklerinin toplanması da sağlanıyor. Köklerin toplanmasında hata oranı neredeyse sıfır! Dolayısıyla işlemden çok daha yüksek düzeyde bir verim alınması da mümkün olabiliyor. Saç ekiminin yapılacağı bölgeye oldukça sık aralıklarla kanallar açılabilmesine olanak tanıması göz ardı edilmemelidir. Tüm bunlar işlem başarısını yüksek düzeylere çekebiliyor.